Amik Ovamızın bu bereketli topraklarında çiftçilerimizin sesi olmak adına Antakya, Reyhanlı, Kumlu Ziraat Odaları Başkanları, Reyhanlı ve Kumlu Çukobirlik Kooperatif Başkanları, Reyhanlı Ticaret Borsası Başkan Vekili, Asi Sulama Birliği Kooperatif Başkanı ve ovamızın değerli çiftçileriyle bir araya geldik.
Hatay Amik Ovası pamuk hasadına başladı ama geçen yıla göre mahsulde ciddi azalmalar başladığını ifade eden Hatay Milletvekili İsmet Tokdemir geçen yıllarda dönüm başına 600 kilo mahsul elde ederken bu yıl rekolte çok düştü. Geçen yıl pamuklarımızı kilogram başı 4,5 liraya satarken bugünkü piyasa fiyatı 3 Türk Lirası civarındadır. Geçen yıla oranla akaryakıt, gübre, ilaç ve elektrik faturalarımız canımızı yaktı ve çiftçimiz perişan oldu.
Günlük siyasetin dışında herkesin ortak sıkıntısını paylaşmak istiyoruz. Çiftçimize acilen destek istiyoruz. Bu yıl çiftçimizin dönüm başı maliyeti 1300 Türk Lirasıdır. Dönüm başına elde edilen fiyatı hesapladığımızda çiftçilerimiz dönüm başına 300-400 lira arası zararla karşı karşıyadır. Devlet millet için vardır düsturundan hareketle devletimiz mevcut iktidarımız bu duruma bir çözüm bulmalıdır. Biz taleplerimizi ısrarla söylemeye devam edeceğiz.
Çevre İllerimize göre tarımsal sulamada 1-0 geriden başlıyoruz. Çevre İllerimiz sulamada barajlardan yararlanırken biz 300-400 metre derinliklerden elektrikle suyumuzu çıkarmaya çalışıyoruz. Bu durum elektrik faturalarımızın çok yüksek gelmesine neden oluyor. Bizim insanımız devletine milletine saygılıdır. Mevcut iktidarın çiftçileri-mizin yanında olmasını istiyoruz. Biz Amik Ovasının barajı bitirilemeyen, barajdan sulama yapamayan, elektrik faturalarının altında ezilen çiftçileriyiz. Pamuk destekleme fiyatlarının arttırılmasını, çiftçilerimizin borçlarının 1 yıl faizsiz ertelenmesini, Enerjisa’nın çiftçiler üzerindeki bu baskıya son vermesini talep ediyoruz.
Çiftçilerimizin mağduriyetleri giderilmezse önümüzdeki yıllarda çiftçilerimiz pamuk ekmeyi bırakıp, yarısı dışarıya bağımlı tekstil sektörümüz yerli üretimden beslenemeyerek dışarıya bağımlı hale gelecektir.
“YERLİ VE MİLLİ OLMAK ÖNCE ÇİFTÇİYİ KORUMAKLA BAŞLAR”
Hatay Milletvekili Tokdemir, yerli ve milli olanı korumak istiyorsak öncelikle çiftçimize sahip çıkmayı bilmeliyiz. Bizler Hatay’ın devletini, milletini, bayrağını seven çiftçileri olarak çiftçinin yeteri kadar destek alamadığından dolayı buradan bir kez daha çiftçilerimizin mağduriyetlerinin giderilmesi için sesimizin duyulmasını istiyoruz’’ dedi.
“AÇIKLAMALAR SİYASİ GÖRÜŞÜN DEĞİL ÇİFTÇİNİN HAYKIRMASIDIR”
Reyhanlı Ziraat Odası Başkanı Şemsettin Cüneydioğlu, pamuğumuzun bitirilme noktasına gelmesinde birinci olarak ithalat ikincisi zirai ilaç üçüncü olarak da yüksek elektrik faturaları olduğunu ifade etti.
Asi Sulama Birliği Başkanı Hüseyin Şahbaz, pamuk ekimine başladığımız dönemlerde Hatay çiftçisinin afet bölgesi kapsamına alınmasını istiyoruz demiştik. Bir bölgede afet olması için bir bombanın düşmesi veya bir deprem olması gerekmiyor. Bankalardan borcunuzun tarihi geçmiştir diye her gün mesajlar alıyoruz. Pamuğumuza verilen 3 lirayla bu borcumuzu nasıl ödeyeceğiz. Buradaki açıklamalar siyasi bir görüşün değil içi yanan çiftçimizin haykırmasıdır dedi.
Antakya Ziraat Odası Başkanı Mehmet Okay, bildiğiniz üzere katma değeri yüksek ürünlerin başında pamuk gelmektedir. Türkiye, tekstil sektörünü dışardan ithal ettiği pamukla fonlamaktadır. Rekolte düşüklüğü, pamuğa verilen desteğin azlığı nedeniyle Ziraat Bankası tarımsal kredi ödemelerinde faiz alınmaması, yapılandırma yapılması çiftçiyi bir nebzede olsa rahatlatacak çiftçiyi bir sonraki yıl pamuk ekiminden uzaklaştırmayacaktır dedi.
Reyhanlı Ticaret Borsası Meclis Başkanı İsmet Çalım, maliyetlerin fazlalığı çiftçiyi zor durumda bırakmıştır. Geçen yıl pamuk 79 sentken bu yıl 60 sentlere düşmüştür. Verimimiz çok düşük maliyetlerimiz çok yüksek her türlü yönden zarardayız hükümetimizin bu yöndeki desteklerini bekliyoruz dedi.
Çiftçi Sinan Atasever, bu yıl her zamankinden daha zor durumdayız. Borçlarımızı ödeyemeyecek günlere doğru yaklaşıyoruz. Yakında bunun örneklerini hep birlikte göreceğiz. Şartlar böyle devam ederse önümüzdeki buğday da olduğu gibi pamuk da ekmeyeceğim.
